Kangurular Nasıl Hayvandır? Nasıl Çiftleşirler, Ürerler, Nasıl Beslenirler?

Kangurular Nasıl Hayvandır? Kangurular, arka ayakları üzerinde zıplamasıyla tanınan Avustralya keselilerinin altı büyük türünden biridr. Kangurular doğu gri kanguru, batı gri kanguru ve kırmızı kangurunun yanı sıra antilop kanguru ve iki wallaroo türleri gibi sayısız türleri bulunmaktadır. Kanguruların düzensiz bir yaşam biçimi vardır. Genellikle geceleri ve ışığın az olduğu dönemlerde aktiftirler, ancak onları açık havada, parlak güneş ışığında da görmek mümkündür.

Kangurular, bileşimleri değişen gruplar (çeteler) halinde seyahat eder ve beslenirler, ancak bireysel üyeler özgürce hareket ettiğinden gerçek anlamda sosyal değildirler. Kangurular Avustralya için o kadar önemlidir ki, armalarına Avustralya Topluluğu’nun resmi sembolü olan kırmızı bir kanguru bile koyarlar.

Dünya çapında kanguru, koala ve opossumların da aralarında bulunduğu 250’den fazla keseli türü bulunmaktadır. Kangurular, wallarolar, valabiler, ağaç kanguruları, pademelonlar, quokkalar, bettonglar ve pottoroolar, Macropodlar olarak da bilinen Macropodidae familyasına ait keseli hayvanlardır. Wallabyranch.org’a göre, “Macropod kelimesinin anlamı ‘Büyük Ayak’ kelimesinin Yunanca bir türevidir.” Macropodidae türlerinin 50’den fazla benzersiz çeşidi vardır ve bunların tümü Avustralya ve Yeni Zelanda’da bulunmaktadır.

Kangurular Nasıl Hayvandır?

Kangurular dünyanın en büyük keseli hayvanlarıdır. Kangurular, yavru kangurunun gelişip emdiği öne doğru açılan keseleriyle ünlüdür. Çete olarak bilinen gruplar halinde yaşarlar. Kırmızı Kanguru 90 kg ağırlığa ve 2 metre uzunluğa sahip olabilir. Yaklaşık 20 kg ağırlığıyla Siyah Wallaroolar en küçük türdür.

Kangurular Macropodidae familyasına aittir. Bunlar arasında Kırmızı Kanguru (Macropus rufus), Doğu Gri Kanguru (M. giganteus), Batı Gri Kanguru (M. fuliginosus), Antilop Kanguru (M. antilopinus), Bayağı Wallaroo (veya Euro) (M. sağlamus) ve Siyah bulunur. Ortalama yaşam süreleri 4-6 yıldır, bazen 23 yıla kadar çıkar. Bazıları bir tavşan kadarken, en büyüklerinin boyu yaklaşık 2.1 metreye, ağırlıkları ise 90 kilograma kadar ulaşır. Kangurular yaklaşık 50’şerli sürüler halinde yaşarlar. Kanguru çok hızlı koşar ve koşarken dengelerini çok güçlü ve iri olan kuyruklarıyla sağlarlar.

Kangurular dünyanın en büyük zıplayan keseli hayvanlarıdır. Büyük arka ayakları, küçük ön ayakları ve uzun, kalın kuyruğu ile kendine özgü bir üçgen vücut şekline sahiptirler. Kürkleri turuncu-kahverengiden griye ve koyu kahverengiye kadar değişebilir. Kangurular beş ayak üzerinde yürüyen tek hayvandır! Kangurular inanılmaz derecede hızlı ve çeviktir; 70 km/saat (45 mil/saat) hıza kadar zıplayabilir ve kendi yüksekliğinin iki katına kadar sıçrayabilirler. Kangurular 2 metreye kadar büyüyebiliyor ve 90 kg ağırlığa ulaşabiliyor. Erkek kangurular dişilerden daha büyüktür ve yalnızca dişi kanguruların yavrularını taşıyabilecekleri bir keseleri vardır. Kangurular Nasıl Hayvandır?

Kangurular, aile gruplarında yaşayan zeki, nazik hayvanlardır. Acıyı ve korkuyu hissederler. Onlar duyarlı varlıklardır. Yaşlı erkekler ve alfa dişiler genç kangurulara bilmeleri gereken her şeyi öğretir. En Yaşlı/En Büyük Erkek: ‘Alfa’ erkek, mafyanın ana koruyucusudur. Tehlike yaklaştığında dimdik ayağa kalkar ve ‘düşmana’ bakar. Bu nedenle öldürülen ilk kişi odur.

Tüm keseli hayvanlar gibi kanguruların da, meme bezlerinden süt içen yavruların yetiştirildiği keseleri vardır. Dişiler yılda bir yavru doğurur, ancak ilk yavru keseden ayrılana kadar ekstra embriyoları hareketsiz durumda (“embriyonik diyapoz”) tutabilirler. Aynı anda biri kesenin içinde, diğeri diyapozda olmak üzere ayaklarının dibinde bir joey olabilir. (Joey Nedir? yavru, hayvan yavrusu, özellikle kanguru yavrusu.) İnanılmaz bir şekilde, dişinin dört memesinin her biri, yavruların gelişiminin farklı aşamaları için farklı süt sağlar.

Avustralya’da yaşarlar. Kanguruların (valaroolar ve valabiler gibi) mükemmel dövüşçülerdir. İyi boksörlerdir ve aynı zamanda pençelerini kullanırlar. Bunu sadece kendilerini savunmak için yapmıyorlar, aynı zamanda bu teknikleri mafya içindeki konumlarını belirlemek için de kullanıyorlar. Hakimiyet kurmak için kullanılır çünkü en baskın erkeklerin kadınlara erişme olasılığı daha yüksektir. Çevik kolları sayesinde kuvvetli bir şekilde dövüşebilirler. Kangurular Nasıl Hayvandır? Nasıl Çiftleşirler, Nasıl Ürerler, Nasıl Beslenirler?

Ayrıca kuyrukları üzerinde geriye doğru sallanırken düşmanı kavramak için ön pençelerini kullanabilirler ve ardından devasa pençeli arka ayaklarını hızla düşürebilirler. Bu taktiğin köpeklerin ve insanların bağırsaklarını çıkardığı biliniyor. Avcılar tarafından köpeklerle kovalandıklarında, kanguruların genellikle suya yöneldikleri ve onu boğmak amacıyla ön pençeleriyle köpeğe baskı yaptıkları biliniyor.

Kangurular Nasıl Beslenir?

Kangurular, bitkilerle beslenirler. Fakat doğada bulunan fındık, meyve gibi yiyecekleri yemeyi çok severler.

Kangurular Nasıl Çiftleşir? Nasıl Ürerler?

Dişi doğu gri kanguruları cinsel olarak 17 ila 28 ay arasında olgunlaşır, erkekler ise 25 ay civarında olgunlaşır. Dişi batı gri kanguruları 16 ayda cinsel olarak olgunlaşır, erkekler ise 31 ayda olgunlaşır. Dişi kırmızı kanguru cinsel açıdan 15 ila 20 ay arasında olgunlaşır, erkekler ise 2 ila 3 yaşında olgunlaşır.

Kangurular ancak koşullar uygunsa ürerler. Kuraklık ve yiyecek bulmanın zor olması gibi koşullar çoğu dişi kangurunun doğurganlık döngüsünü bastırır. Bu akıllıca bir mekanizma çünkü yeni doğan yavrular büyük olasılıkla bu zorlu koşullarda hayatta kalamayacaklar. Koşullar uygunsa kangurular temelde her zaman hamiledir.

Kangurular çiftleşmeye hazır olmadan önce erkek kanguruların dişilere erişebilmek için mücadele etmesi gerekir. Dişiler yalnızca en güçlü kangurunun bir mafyanın, kendilerine erişmesine izin verecek. Herhangi bir çetede, en büyük erkek çiftleşme mevsimi boyunca hakimiyet kurar. Erkekler dişilere ulaşmak için ısırarak, tekmeleyerek ve boks yaparak mücadele ederler. Çetenin baskın erkeğini belirlemek için ritüelleştirilmiş boks dövüşleri kullanılır. Tipik olarak yalnızca baskın erkekler dişilerle çiftleşir. Bu yöntemler kanguruların kendilerini yırtıcı hayvanlara karşı savunmak için de kullandığı yöntemlerdir.

Erkekler hangi dişi kangurunun cinsel olarak uygun olduğunu belirlemek için kokularını kullanırlar. Daha sonra yakın dururlar ve çiftleşmeye başlarlar. Kangurular tipik şekilde çiftleşirler. Dişi kanguru yumurtalıklarından bir yumurta bırakır ve çiftleştikten sonra sperm tarafından döllenebilir, böylece yumurta ve sperm birleşebilir.

Tüm memeliler gibi dişi kangurunun yumurtaları da erkek kanguru tarafından kloaka adı verilen bir açıklıktan döllenir. Kuşlara benzer şekilde dişinin kloakası çiftleşme, doğum ve atıkların atılması dahil olmak üzere birçok amaca hizmet eder. Diğer memelilerin çoğunun aksine, tek bir döllenme eylemi iki ayrı embriyo oluşturabilir.

Dişi kangurunun iki vajinası ve iki rahmi bulunmaktadır. Erkek kanguru da kendine özgü yapısıyla her iki vajinaya aynı anda erişme ve her iki rahimdeki yumurtaları dölleme yeteneğine sahiptir. Joey adı verilen bebek kanguru, plasentada büyümez. Bir kangurunun gebelik süresi (veya hamileliğin süresi) yalnızca 28 gün kadardır. Bu süre zarfında embriyolar, onları beslemek ve korumak için kürkler ve “kabuklar” ile donatılır. Joey, yumurta sarısını yediğinde doğar (tıpkı bir yumurtadan çıkan yavru gibi). Orta vajinadan annesinin kesesine girecek kadar küçüktür. Doğumda bir bebek kanguru sadece 1 inç uzunluğundadır.

Embriyonik Diyapoz

Erkek kangurular, dişilerle çiftleşme haklarını tesis ederek kalabalık içinde itibar kazanırlar. Kangurular, dişi kanguru ve yavrusunu desteklemek için yeterli kaynak mevcut olduğunda ürerler. Dişiler, koşullar uygun olana kadar doğumu ertelemenin bir yöntemi olan embriyonik diyapoz yeteneğine sahiptir. Çoğu dişi kanguru, önceki yavruları keseden çıkana kadar doğumu erteleyebilir. Buna embriyonik diyapoz denir.

Doğumu geciktirme yeteneğine embriyonik diyapoz denir. Dişi kangurular, genç embriyolarının gelişimini tamamen durdurabilir ve normal gebelik süresi, önceki yavru keseden ayrılana veya ölene kadar uzar ve dış çevre koşulları doğum yapmaya elverişli hale gelir.

Peki aynı anda yalnızca tek bir yavru doğuyorsa dişi kangurunun neden birden fazla rahmi var?

Bunun nedeni, dişi kangurunun vücudunun embriyodaki gelişimin ilerleyişini erken bir aşamada durdurmasına olanak tanıyan, kırmızı kanguru da dahil olmak üzere birçok keseli hayvana özgü bir evrimsel başarı olan “embriyonik diyapoz” olarak bilinen bir ifadedir. yalnızca 70-100 hücreden oluşur ve çapı yalnızca milimetrenin çeyreği kadardır.

Bu, tek bir embriyonun gelişmesine, keseye girmesine ve ikinci embriyo ilerlemeden önce neredeyse olgunlaşmaya ulaşmasına olanak tanır.

İlk yavru doğumdan sonra annesinin meme ucuna ulaşamazsa, dişi kangurunun vücudu diğer döllenmiş yumurtaya üretime devam etmesi için bir progesteron sinyali gönderecektir.

Tek bir bebek rahimden çıktığında dişi tekrar hamile kalabilir, bu da dişi kanguruların üreme çağına geldiklerinde sürekli hamile kalabilecekleri anlamına gelir. Zor zamanlar yaşanıyorsa ve dişi üzerinde kıtlık, aşırı yırtıcı hayvan ya da diğer dış stres etkenleri varsa, vücudu üreme sistemine, bir bebeğe bakmaya hazır olana kadar embriyolarının gelişimini durdurmak için sinyaller gönderebilir. Bu embriyonik diyapoz günler, haftalar ve hatta aylarca sürebilir!

Anne kangurunun ürettiği süt inanılmazdır, çünkü vücudu, bir yavru kangurunun her büyüme aşamasında tam olarak hangi tür sütün gerekli olduğunu belirleyebilir. Şaşırtıcı bir şekilde, bu olağanüstü süt üretimi aynı anda birden fazla Joey için geçerli olabilir! Her iki embriyo da aynı anda doğmasa da, kardeşi anneden tamamen ayrılmadan ikinci embriyonun doğup annesinin kesesine girmesi kuvvetle muhtemeldir. Her yavrunun kendi meme ucu olduğundan, anne kanguru her iki yavrusuna da her ikisinin de ihtiyaç duyduğu farklı süt türlerini sağlar.

Anne Kangurunun kesesinde dört farklı meme bulunur. Bu memelerden sadece birisinde, kıvamı ve ısısıyla kendisi için özel hazırlanmış bir süt vardır. Diğer üç memede ise yeni doğmuş bir bebek için değil, yaşı daha ileri bir yavru için hazırlanan süt bulunmaktadır.

Bir yavru kangurunun, annesinin kesesinden tek başına ayrılabilecek kadar büyük bir büyüme seviyesine ulaşması yaklaşık 6 ila 9 ay sürer. Joey’ler kesenin içine idrar ve kakalarını yaparlar. Bu durum bazen kesede koku yapabiliyor. Bu nedenle anne zaman zaman keseyi yalayarak temizler. Yavru doğumda ancak 2 cm büyüklükte ve 1 gram ağırlıkta olur. Yavru kendi kendine kesenin içine tırmanır, bir memeye asılır ve memeyi 2 – 3 ay boyunca ağzından bırakmaz. Yaklaşık 6 ay sonra ilk kez keseden dışarı çıkar. 8 aylık olunca artık keseye sığmıyacak kadar büyümüş olur. Bundan sonra süt emebilmek için artık kafasını kesenin içine sokması gerekir, çünkü kanguru yavruları 1 yaşına varana kadar süt ile beslenir.

Erkek kanguruların keseleri bulunmamaktadır. Dişi kangurulardan farklı olarak erkek kanguruların kesesi yoktur.

Dünyada 250′ den Fazla Keseli Türü Bulunmaktadır.

Dünya çapında kanguru, koala ve opossumların da aralarında bulunduğu 250’den fazla keseli türü bulunmaktadır. Kangurular, wallarolar, valabiler, ağaç kanguruları, pademelonlar, quokkalar, bettonglar ve pottoroolar, Macropodlar olarak da bilinen Macropodidae familyasına ait keseli hayvanlardır. Wallabyranch.org’a göre, “Macropod kelimesinin anlamı ‘Büyük Ayak’ kelimesinin Yunanca bir türevidir.” Macropodidae türlerinin 50’den fazla benzersiz çeşidi vardır ve bunların tümü Avustralya ve Yeni Zelanda’da bulunmaktadır.

Bir Joey’in Doğuşu

Kangurular yaklaşık 30 günlük bir gebelik döneminin ardından yavrularını doğururlar. Embriyonik diyapoz nedeniyle çiftleşme aylar önce gerçekleşmiş olabilir. Dişi kangurular ancak önceki yavruları keseden çıktığında yavrularını doğururlar.

Dişi kangurular doğumdan önce keseyi temizlemeye başlar. Bu, doğumdan yaklaşık 24 saat önce başlar ve burunlarını kesenin içine sokarlar ve keseyi temizlemek için yalamaya başlarlar. Doğum yapmak için dişi kanguru oturur ve yavru doğum kanalından dışarı fırlar. 30 gün sonra zar zor gelişir ve kesenin içine giden yolu bulmak için içgüdülerini ve daha gelişmiş ön ayaklarını ve pençelerini kullanır. Uzun bir yol değil ama kör, son derece minik ve tüysüz genç Joey için zor bir iş.

Fetüsün, doğumdan yaklaşık üç gün önce keseye girmek için gereken hareketlere benzer şekilde ön ayaklarını hareket ettirmeye başlaması dikkat çekicidir. Arka bacakları zar zor gelişmiştir ve sadece tomurcuktur. Rengi pembedir ve sadece jöle büyüklüğündedir. Doğumundan sonra keseye tırmanmak genellikle üç ila beş dakika sürer. Joey kesenin içine ulaştığında, kendisini önümüzdeki birkaç ay boyunca Joey’nin ihtiyaçlarına göre annenin süt ürettiği emziklerden birine bağlar. Dişiler yavrularını doğurduktan sonra yeniden çiftleşmeye hazırdır.