Uyku Nedir? Günde Kaç Saat Uyku Uyumalıyız?
Tüm canlılarda gereksinim olan bir dinlenme biçimidir. Uyku insan yaşamının 3/1′ ini oluşturur. Uyku Nedir? Günde Kaç Saat Uyumalıyız? gibi sorulara yanıt bulacağınız ayrıntılı Uyku Nedir? yazımıza başlayalım.
Uyku Nedir?
Dünyada ki tüm canlıların fizyolojik davranışı olan uyku bir dinlenme biçimidir. Uyku, uyanık olunduğu zaman yapılacak aktiviteleri ve işlerimizi yerine getirmemizi sağlayacak güce ulaşmamızı sağlayan bir dinlenme dönemidir. Sinir sistemimizin enerjisinin yenilenmesi için, enerji depolamamız için canlıların gereksinim duyduğu en önemli bir dönemdir.
Uyku gözlerin kapalı olduğu, bilincimizin askıya alındığı, sinir sisteminin o an aktif olmadığı, kaslarımızın son derece gevşek olduğu bir durumdur. Uyku Nedir? Zihin ve bedenin aktif olmadığı anlardır. Her gece rutin olarak yapılan, vücudun istesekte istemesekte dinlendirme işlemidir. Biz uyumak istemesek bile bedenimiz, beynimiz bize uyumamız için sinyaller gönderir. Beden yorulması, zihin karışıklığı vb. gibi durumlar ile bu sinyalleri bize beynimiz gönderir.
Uykusuzluğa Ne Kadar Dayanabiliriz?
İnsan ya da diğer canlıların yapısı uykusuzluğa dayanamaz. Uyanık geçirdiğimiz süre kısıtlıdır. Ne kadar uyumazsak, uykusuzlukla birlikte artan, yorgunluk, haksizlik, güç kaybı, beyin aktivitelerinin kısıtlanması gibi istenmeyen durumlar görünür. Canlılar uykusuzluğa dayanamaz. Uykusuz kalınmasının sürmesi ile bu olumsuz durumlar gittikçe artarak insanı bitkin duruma sokar. Uykusuz kalmak tehlikelidir. Ölüme götürebilir. Bir canlı en fazla 30-35 saat uykusuz kalabilir.
Uykunun Önemi
Canlılar güçlerini uyuyarak alırlar. Beden uyku sırasında dinlenir. Aktif olarak çalışmayan ama biz uyku sırasında da çalışmaya devam eden beyin uyku zamanında bizim uyanıkmı, hareket halindemi ya da uyuyor mu gibi fonksiyonlarımızı kontrol eder. Bu kontrolü beynimiz, sinir sinyalleri, farklı sinir uçları ve nöronlar ile gerçekleştirir.
Beynimizi omuriliğe bağlayan beyin sapında bulunan nöronlar, biz uyanık olduğumuz sırada, beynimizin bazı bölümlerini aktif tutan serotonin ve norepinefrin gibi nörotransmitterler üretmeye başlar. Beynin diğer tabanında ki nöronlar ise uykuya girdiğimizin sinyallerini gönderirler. Gönderilen bu sinyaller bizim uyanık olmamızı sağlayan diğer nöronları kapatırlar.
Kaliteli uyku yeme, içme gibi önemli gereksinimlerimizden biridir. Uyku hayatta kalmamızı sağlayan su ve yemek yeme kadar önemlidir. Uyku tüm bedenimizi etkileyen bir biçimdir. Beyin, kalp, sinir hücreleri, ruh hali, akciğer, metabolizmamıza, bağışıklık sistemimize, hastalıklara karşı direncimize kadar herşeyimize etki eder. Uykusuz kalınması halinde bu sistemimizin olumsuz etkilenebileceği aklımızdan çıkmamalıdır. Uykusuz kalmak bir çok hastalıklara davetiyedir. Yeterince iyi uyumamak debresyon, obazite, tansiyon gibi hastalıkları artırır.
Vücut iç sistemler, bizim ne zaman uyuduğumuzu ve ya ne kadar uyanık kaldığımızı kontrol eder. Uykunun tam olarak işlemleri bilinmesede bilim adamları uykunun insan bedeni için neden bu kadar önemli olduğunu bizlere açıklıyorlar. Bedenin enerji alabilmesi ve beynimizin, zihnimizin normal işleyişi için, fonksiyonlarımızın düzgün çalışabilmesi için uykuya çok çok gereksinimimiz olduğunu, hayati önem taşıdığını belirtirler.
Dikkat ve hafıza için iyi bir uyku şarttır. Beyni çalıştıran, kan akışının düzenli olmasını sağlayan bir dinlenme biçimidir.
Uyku Evreleri
Uyku sırasında 5 evreden geçeriz. Uykunun iki aşaması vardır. Bunlar hızlı göz hareketi REM Uyku ve hızlı olmayan göz hareketi REM Olmayan Uyku durumlarıdır. Uyku Evreleri.
- REM Uyku denilen uyku aşamasında gözlerimizin hareketi hızlıdır. Vücut ısımız normaldir. Kan basıncımız ve kalp atış hızı yüksektir. Beynimiz hala aktiftir. Rem Uyku denilen bu kısımda rüya görmemiz gerçekleşir. Rem Uyku durumu yaklaşık 70 ila 90 dakika boyunca sürer. Tam uyku süresi ise 90 ila 110 dakika sürer. Yetişkinler gece boyunca sadece beşte birini REM uykusunda geçirirler. Bunun geri kalan kısmında yani kalan dördünde ise Rem dışı uykuya, REM olmayan Uykuya geçerler. Bebekler ise uyudukları sürenin yarısı kadar Rem Uykusunda olurlar.
- REM olmayan Uyku denilen kısımda iken vücut 4 aşamadan geçer. 1. aşama kısmında kolayca uyanmak ya da uykulu-uyanık olmak gibi kolay geçişleri olan dönemdir. 2, 3 ve 4 aşamalarına gelindiğinde artık göz hareketlerimiz durur ve vücut ısımız düşer, derin uykuya geçeriz.
Uyku Aşamaları
- Birinci Aşama Uyku: Hafif uykudur. Kolayca uyanabiliriz. Göz hareketlerimiz oynar, kaslarımız yavaş hareket eder. Birinci aşamada olan uykudan uyanıldığındaparça parça rüyaları hatırlarlar. Ani kas kasılmaları yaşanabilir. Bu his sanki korkarak zıplama şeklimnde tanımlanabilir.
- İkinci Aşama Uyku: Artık göz hareketlerimiz durmuştur. Beyin dalgalarımız yavaşlamış bir durumdadır.
- Üçüncü Aşama, Dört ve REM Uykusu: Son derece yavaş beyin dalgaları vardır. Arada daha hızlı ve ya daha yavaş beyin dalgaları serpiştirilir. Delta dalgaları denilen dalgalar görülmeye başlar.
- Dördüncü Aşama Uyku: Artık beyin delta dalgaları üretir. Derin uykuya geçilen dönemdir. 3 ve 4. aşamalarda uyuyan birini uykudan uyandırmak oldukça zordur. Göz hareketleri tamamiyle durmuştur. Kas hareketleri yoktur. Bu aşamada ki uykuya Derin Uyku denir. Derin uykudan uyandırılan insan, ortama hemen adapte olamaz. Uyandırıldıktan sonra kendini tuhaf, şaşırmış hisseder. Bazı çocuklar bu derin uyku sırasında altına kaçırma gibi durumlarla karşılaşabilir.
- Gece ilerledikçe artık Derin Uyku aşaması azalmaya başlar. Sabaha karşı ve ya sabah artık insanlar neredeyse tüm uyku zamanlarını 1, 2 ve REM aşamalarında geçirirler.
Günde Kaç Saat Uyku Uyumalıyız?
Bunun belli bir saati zamanı yoktur. Yaşlandıkça uyku durumu değişir. Bebekler 16 – 18 saat kadar uyurlar. Bebekler ne kadar uyurlarsa beyin, beden ve hücre gelişimleri daha iyi olur. Aynı yaştaki insanların aynı saat süre içinde uyuyacaklar gibi bir durum söz konusu değildir. Okul çağındaki çocuklar ile gençler günde yaklaşık 9,5 saat uyumaları gerekir. Yetişkinler ise 7 – 9 saat kadar uyumaya gereksinimleri vardır. 60 yaş ve sonrası yetişkinler ise gece daha kısa aralıklarla uyanarak, uyku uyumaları kesintiye uğrayarak bir uyuma dönemi oluşur.
İnsanların uykuya verdikleri önem günümüz koşullarında daha aza indirgenmiştir. İnsanlar çoğu kez, iş hayatları, günlük aktiviteler ve eğlence odaklı durumlar nedeni ile gereksinimlerinden daha az uyumak zorunda kalıyorlar. Bu da kalitesiz bir uykuyu oluşturuyor. İyi uyunmayan bir uykunun sonunda beden ve zihnimiz, bir sonraki günün aktivitelerini yaparken zorlanıyor.
Vücudumuzu yenilemek, gençleştirmek, dokularımızı onarmak, kas büyültmek için uyku tüm canlılar için hayati bir önemlilik taşır.